Herkese nasip olmaz, insanları yakından tanıma şansı. Özellikle yüksek makamlarda olan kişiler için durum daha karmaşık bir hal alıyor. Milletvekili, vali, belediye başkanı, kaymakam… Bu gibi görevlerdeki insanlar, bir anda etrafında türlü türlü insan görmekte. Kimisi gerçek dost, kimisi çıkarcı, kimisi ise tam anlamıyla sahtekâr. İşin kötüsü, bu kişileri tanıyabilmek çoğu zaman yılları alıyor ve görev süresi sona erdiğinde, çoğu kişi bu gerçekleri öğrenmiş oluyor.
Yüksek mevkilerdeki kişiler, etrafında dönen bu oyunları görebilmek için biraz zaman geçmesi gerektiğini fark edebiliyorlar. O kadar çok insan, bu kişileri yağlayıp ballayarak çevresine sokulmaya çalışıyor ki, kimlerin gerçek niyet taşıdığını anlamak zorlaşıyor. Hatta bazıları, makam sahiplerinin yanında olmanın avantajını kullanarak kendi menfaatlerini sağlamak için her yolu deniyorlar. Maalesef, bu kişilerin gerçek yüzlerini tanıyabilmek, görev süresi bitmeden mümkün olmuyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, etraftaki yalaka ve çıkarcı kişiler, gerçek dostları saklayabilir. O yüzden, makam sahibi olanların, etraflarında dönen bu dolapları fark edip, kimlerin samimi olduğunu anlamaları önemlidir. Benim yıllar içinde gözlemlediğim kadarıyla, makam ve mevki sahibi olanlar, genellikle etraflarında dolaşan kişileri iyi tanıyamadan görevlerine veda ediyorlar. Görev bitince, gerçek dostları bulmak ve bu sürede yanında olan kişilerin gerçek niyetlerini ayırt etmek zorlaşıyor.
Bir rivayet var, eski zamanlarda bir padişah, her gün yeni bir danışman seçermiş. Danışmanlar, padişahın etrafında, ona en iyi şekilde hizmet edebilmek için sürekli birbiriyle yarışırmış. Bir gün, padişah danışmanlardan birine sormuş: “Neden bu kadar çok insan etrafımda dolanıyor?” Danışman, “Efendim, çünkü makamınız herkesin gözünde büyük bir değer taşıyor. Gerçek dostlarınız ise, sizinle bu mevkilerinizle değil, gerçek kişiliğinizle ilgilenirler,” demiş. İşte bu sözler, insanların etrafında ne kadar çok sahtekar olabileceğinin bir örneği.
Bu yüzden, makam ve mevkilerin geçici olduğunu, önemli olanın ise gerçek dostluk ve samimiyet olduğunu unutmamak lazım. Herkes, makam sahibi olduğunda yanındakilerin yüzünü görmüyor. Ancak, makamlar sona erdiğinde, gerçek dostlar ya da yalakalar arasında farkı anlamak mümkün oluyor.
Sonuçta, önemli olan makam değil, yanınızda gerçekten kimlerin olduğudur. Yalnızca çıkar peşinde koşanlardan kaçınmak, samimi ve dürüst insanları yanınıza çekmek her zaman daha kıymetlidir. Görevde olduğunuzda etrafınızdaki kişilerin gerçek yüzlerini görebilmek için dikkatli olun, çünkü gerçek dostlar ve sahtekarlar arasındaki fark, yalnızca zamana bağlı olarak kendini gösterir..REMZİ HAYTA-MALATYA FLAŞ HABER
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)