Malatya’nın ağır yükünü omuzlayan, tevazusuyla gönüllere dokunan bir lider: Bülent Tüfenkçi; medyada değil, sahada halkının yanında… 6 Şubat depreminin ardından şehrini ayağa kaldırmak için kapıları açan bir güç, samimiyetiyle Ankara’da bile saygı gören bir isim. Malatya, onunla yarınlarına umutla bakıyor. İşte böyle bir güzel ismi kaleme almak istedim.
Bazen bir insan, ardında sessiz ama derin bir iz bırakır; göz önünde olmadan, büyük laflar etmeden, her gün omuzlarında ağır bir sorumluluğu taşır. Malatya’nın tam da böyle bir evladı var: Bülent Tüfenkçi. Ak Parti’nin teşkilat kademelerinden gelerek üç dönemdir Malatya’yı temsil eden bu isim, sadece bir milletvekili değil, Malatya’nın sorunlarına çözüm üreten, halkın içinden gelen ve gönüllere dokunan bir liderdir.
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, beklenmedik bir kararla Tüfenkçi’yi Gümrük ve Ticaret Bakanlığı görevine getirdiğinde, bu görevin yükü herkesçe malumdu. Fakat Tüfenkçi, o zor dönemi en ufak bir hata yapmadan, tek bir talihsizliğe mahal vermeden ve Cumhurbaşkanımızı zorda bırakmadan başarıyla tamamladı. O günden bu yana Malatya’da, “bizim bakanımız” olarak anılıyor. Yüksek makamların, güçlü pozisyonların ona kattığı gösterişli unvanları değil; halkına hizmet etmeyi, zor günlerinde yanlarında olmayı seçti.
Ancak belki de Tüfenkçi’yi en özel kılan şey, tüm bu başarılarına rağmen hiçbir zaman öne çıkma, kendini gösterme derdine düşmemesi. Medyada kendini parlatmayı değil, Malatya’nın sıkıntılarına çözüm bulmayı, dertleri dert edinmeyi tercih eden bir siyasetçi o. Malatya halkı onun mütevazı ve samimi yanını çok iyi bilir. Telefonu 7/24 açık, her derdi dinleyen, her soruna kafa yoran bir vekil… Bir sorunun çözülmesi gerekiyorsa reklama değil, sahada olmaya önem verir. Çoğu zaman, yaptığı hizmetler dahi fazla bilinmez çünkü kendisi reklam peşinde koşmaz; ona göre önemli olan, insanların duasını alabilmek, onların gönlünde yer edinebilmektir.
6 Şubat depremi sonrası yaralarımızı sarma sürecinde ise Tüfenkçi’nin değeri bir kez daha ortaya çıktı. Depremden sonra Malatya’nın yeniden ayağa kalkması için büyük çaba sarf eden ve Ankara’nın kapılarını Malatya için sonuna kadar açan Tüfenkçi, adeta bir köprü görevi gördü. Gelen her bakanın, her devlet yetkilisinin gözünde, Malatya için verilen bu mücadelede ona duyulan güven ve saygı hissediliyordu. Hatta pek çok bakan, kendisine “abi” diyerek hitap ediyor; bakanlık koridorlarında ona gösterilen hürmet ve sevgi, Malatya’nın sorunlarına çözüm arama sürecinde ona büyük bir güç kazandırıyordu. Böyle bir saygıyı ve sevgiyi hak etmek kolay değil; bu ancak samimi ve özverili bir liderin kazanabileceği bir değer.
Malatya’nın yükü gerçekten ağır; şehir sadece fiziki olarak değil, ruhen de büyük bir yara aldı. Bu yükü taşıyan, her sıkıntıya derman olmaya çalışan ve elini taşın altına koyan bir milletvekili olarak Tüfenkçi, Malatya için adeta bir nefes, bir umut kaynağı. Hiçbir zaman kısır çekişmelere, siyasi oyunlara ve kavgaya bulaşmadı. Onun tarzı, gönüllere dokunmak, insanların derdine ortak olmak ve Malatya’nın sorunlarını çözmek için çalışmaktır.
Belki de asıl büyüklüğü burada yatıyor: O, sadece bir vekil değil; halkın gözünde bir dost, bir abi, bir yol gösterici. Malatya halkı, onunla daha güçlü hissediyor; geleceğe dair umutlarını onun çabalarında görüyor. Bugün Tüfenkçi, Malatya’nın yaralarını sarmak, kenti yeniden ayağa kaldırmak için büyük bir özveriyle çalışmaya devam ediyor. Tevazusuyla, samimiyetiyle ve yılmaz azmiyle o, Malatya’nın sessiz kahramanı olarak, şehirde iz bırakan bir lider olarak hafızalarda yer ediyor.
Malatya’nın yarınlarına dair en büyük umut, belki de Tüfenkçi gibi bir liderin varlığında saklı…REMZİ HAYTA YAZDI
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)