Sırlar, Vefa ve Gazetecilik

Gazeteciyi gazeteci yapan en önemli şey sır tutmaktır. İyi bir gazeteci, haber kaynağını saklamayı ve birinin size verdiği sırları namusu gibi korumayı bilir. Gazetecilik budur. Mesleğimde en çok insan tanımakla kazanmışım; fikirlerimde yanılmadım, çok şükür. Meslekte en çok ahde vefa önemli olmuştur benim için. Kimin bir bardak çayını içmişsem, kim zor günümde yanımda olmuşsa, ölünceye kadar unutmam ve her zaman dua ederim.

Zor günlerdeyiz, sıkıntılı günlerdeyiz. Hepimiz gerginiz, hepimiz mutsuzuz; ne olacağımızı, nelerin bizi beklediğini bilmiyoruz. Bugün sağlıklıysak, çok şükür ediyoruz. Üç günlük dünyada kalp kırmak, gönül kırmak hiçbir şey için değmez. Birisi küçük bir hata yaparsa hemen saman alevi gibi parlamayalım. Biraz anlayış, biraz sabır; o insanın o anki ruh hali belki bozuk olabilir, belki canı bir şeye sıkılmış olabilir. Sebebini bilmeden hemen art niyet taşımayalım.

Bu zorlu günlerde birlik ve beraberliğimizi korumamız lazım. İnsan insana her zaman lazım. Ahmet Haşim’in dediği gibi, “Aha geldik, aha gidiyoruz.” Kimse bir şey götürmüyor, götüreceği şey arkada bıraktıklarının, eğer vefalıysa, duasıdır. Biz dua almaya bakalım, çünkü bizim buna çok ihtiyacımız var.

Böyle bir dönemde, gazetecilik sadece haber vermek değil, aynı zamanda toplumun moral değerlerini yüksek tutmakla da yükümlüdür. Birbirimize destek olmalı, küçük sürprizlerle birbirimizin gönlünü hoş tutmalıyız. Çünkü insan insana lazım. Dünyanın bu karmaşasında, kalplerimizi ve ruhlarımızı besleyecek en önemli şey, birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıdır.

Bugünlerde her birimiz bir dua kadar yakınız birbirimize. Biraz anlayış, biraz hoşgörü ve bolca dua ile bu zor zamanları atlatabiliriz. Hep birlikte, daha güçlü, daha umutlu yarınlara…REMZİ HAYTA- MALATYA FLAŞ HABER