SAĞLIK ÇALIŞANLARI MUTSUZ!!!

Pandemi başladığı günden beri tıpkı cephede savaşan askerler gibi sevdiklerini, ailelerini bir kenara bırakarak yoğun stres altında aylardır mesai yapan, onlarca arkadaşını virüse kurban veren sağlık çalışanlarının maddi ve manevi beklentileri karşılanamadığı için haklı olarak mutsuz ve umutsuzlar.
Mart ayından beri yani yaklaşık 5 aydır sağlık çalışanları pandemiyle mücadele ediyor. Önemli bir kısmı bu süreçte ailesine hastalık bulaştırmamak adına kamu misafirhanelerinde konakladı, aylarda çocuğunu, eşini göremeyenler var. Şimdi pandemi de adı konulmamış ve ilk etaptan çok daha ağır şartlarda geçen ikinci dalga süreci yaşanıyor. Uzunca bir süre bırakın izin kullanmayı, istifa etmeleri dahi yasaklanan sağlık çalışanlarının yeniden kısa süreli verilen izinlerinin de iptal olması söz konusuymuş.
Bu satırlardan daha önce defalarca sağlık çalışanlarının haklı taleplerini yinelemiştik ki bir kez daha onlar adına dile getirmek istiyorum. Covid-19 virüsü nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları şehit sayılsın, 3600 ek gösterge sağlık çalışanlarına verilsin, iş barışını bozan döner sermaye sistemi adil hale getirilsin, sağlıkta şiddete asla taviz verilmesin, özelikle hekim dışı çalışan sağlık çalışanlarının maaşına seyyanen zam yapılsın, sağlık çalışanlarına özel oteller ayrılsın ve her birine aileleri ile birlikte bir hafta tatil yapabilecekleri imkan tanınsın…
Sağlık çalışanlarını sadece alkışlamakla bu işler bitmiyor. Ek döneme 3 ay tavandan yapılacak denildi bu durum yine hekim dışı çalışan sağlık çalışanlarına maddi bir katkı sağlamadı. Sağlık çalışanları her gün virüsle mücadele için mesaiye gidiyor, ülke geneli binlerce çalışan bu süreçte hastalığa yakalandı, hayatını kaybedenler oldu, iyileşse dahi hasar kalanlar var…
Açıkçası dünyanın en büyük, en donanımlı hastanelerini de yapsanız içerisinde görev alan çalışanlar mutlu değilse, geçim derdi yaşıyorsa, hak ettiği kazancı elde edemiyorsa verim beklemekte hata olur. Öğretmenlerimize saygımız sonsuz, imamlarımızı seviyoruz ancak bu meslek grupları aylardır evlerinde sıfır risk altında kalarak çalışıyorlar ve her iki meslekte hekim dışı sağlık çalışanından daha fazla gelir elde ediyor.
Bir taraftan ateş hattında sevdiklerinden uzak her an virüse yakalanma riski olan sağlık çalışanları diğer yandan evde işlerini yapanlar…Ateş hattında ki çalışanın daha düşük maaş alıyor, izin dahi kullanamıyor; öte yandan evde kalanlar daha yüksek maaş alıp, tatile gidiyor… Bu kadar adaletsizlik karşısında sağlık çalışanlarının moralsiz, yorgun ve umutsuz şekilde çalışmaları gayet normal…
Ne yapsak bizler için gece gündüz mesai yapan kahraman sağlık çalışanlarımızın hakkını ödeyemeyiz ancak bir yerlerden başlayarak sonuna kadar helal olan hakları verilmeli. Bu konuda muhalefet partilerine de büyük sorumluluk düşüyor. Konuyu her daim gündemde tutmak, iktidarı bu alanda adım atmaya zorlamaları lazım.
Ne zaman biteceği belli olmayan, hangi boyutlara varacağı tahmin edilemeyen salgın döneminde 24 saat sağlık çalışanlarını alkışlasanız da artık bu saatten sonra bir anlam ifade etmiyor bunu bilesiniz
REMZİ HAYTA-ÖZEL HABER