MAGİNDER Yönetim Kurulu Başkanı Salih Karademir’in basın toplantısı, sadece bir derneğin faaliyetlerini duyurmanın ötesinde, bir şehrin yıkımdan doğuşuna ışık tutan bir manifesto gibiydi. 6 Şubat depremi sonrası derneğin üstlendiği rol ve ortaya koyduğu vizyon, bir sivil toplum kuruluşunun ötesinde, Malatya’nın nabzını tutan, sorunlarına çözüm arayan bir vicdan hareketi olarak karşımıza çıkıyor.
YANINDAKİ KURMAYLAR:
Salih Karademir, MAGİNDER’in başarısında kritik bir rol oynayan güçlü bir ekiple hareket ediyor. Bu ekipte yer alan isimler, her biri kendi alanında uzman ve saygın kişiler olarak dikkat çekiyor. Özellikle iş dünyası ve siyaset sahnesinde tanınan Rıdvan Budak, tecrübesi ve vizyonuyla MAGİNDER’e büyük bir değer katıyor. Budak, sadece iş insanı kimliğiyle değil, siyaset sahnesindeki etkinliği ve geniş bağlantılarıyla da derneğin hedeflerine ulaşmasında önemli bir köprü görevi üstleniyor.
Bunun yanında Giray Gültekin, Arif Aksoğan, Belkıs Şavata Gücük, Bülent Güngör, Mesut Özdemir ve Fatih Canbay gibi isimler de kendi bilgi ve birikimleriyle derneğin gücüne güç katıyor. Bu ekip, Malatya’nın kalkınması ve sorunlarının çözümü için Karademir liderliğinde büyük bir uyum içinde çalışacağının sinyalini veriyor
Basın toplantısında dile getirilen konuların çeşitliliği, MAGİNDER’in Malatya mozaiğini ne denli iyi temsil ettiğinin bir kanıtıydı. İş dünyasından genç girişimcilere, şehrin altyapı sorunlarından kültür ve turizme kadar her başlıkta Malatya’nın sesi olmak, Karademir ve ekibinin asıl misyonunu ortaya koyuyor: Çatışmadan uzlaşmaya, bahaneden çözüme bir yolculuk.
KONTEYNERLARDA SÜREN HAYATLAR VE EKONOMİK ÇÖKÜŞ
Toplantının belki de en çarpıcı kısmı, deprem sonrası şehirdeki demografik ve sosyo-ekonomik dengesizliklere vurgu yapılan bölümdü. Üç binden fazla esnaf konteynerlarda iş hayatını sürdürürken, on binlerce vatandaşın konteyner yaşamı Malatya’nın modern bir kente yakışmayan yüzünü gözler önüne seriyor. Karademir’in, “Teneke Şehir” benzetmesi, bu durumun sadece Malatya halkını değil, potansiyel yatırımcıları da nasıl etkilediğini ortaya koyuyor.
Ancak MAGİNDER burada bir adım öne çıkıyor. Karademir, iş dünyasına yönelik teşviklerin artırılması, 6. Bölge Teşvikleri gibi desteklerin daha kapsamlı hale getirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu noktada derneğin, iş insanlarını teşvik etmek ve kalıcı çözümler sunmak için ne denli kararlı olduğu açıkça hissediliyor.
ULAŞIM: ŞEHİR VİZYONUNUN TEMELİ
Salih Karademir’in özellikle ulaşım projelerine yaptığı vurgu, bir şehrin vizyonunun yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda fiziksel altyapıyla da şekillendiğini hatırlatıyor. Kuzey Çevre Yolu’nun tamamlanması, tramvay hattının hayata geçirilmesi ve Beylerderesi’ndeki ikinci viyadük projesi, Malatya’nın ulaşım sorunlarına dair gerçekçi çözümler sunuyor.
ÇİMENTO FABRİKASI VE TURİZM VİZYONU
Karademir’in, Büyükşehir Belediye Başkanı’nın seçim döneminde vaat ettiği çimento fabrikası projesine olan desteği, Malatya’nın sanayiye dair umutlarını diri tutuyor. Ancak burada MAGİNDER’in sunduğu ortaklık önerisi, sivil toplum ve yerel yönetimlerin birlikte nasıl daha büyük adımlar atabileceğini gösteriyor.
Turizm konusunda ise Karademir’in sözleri hayli düşündürücü. İki yıldır şehre yabancı turist gelmediği gerçeği, Malatya’nın ekonomik ve kültürel çöküşünü gözler önüne seriyor. Bu durumun düzeltilmesi için Sabancı Kültür Merkezi’nin uluslararası organizasyonlara uygun bir şekilde yeniden projelendirilmesi gerektiği fikri, şehrin turizm potansiyelinin yeniden canlanması adına önemli bir öneri.
MAGİNDER: Geleceğin Mimarı
MAGİNDER’in vizyonu, Malatya’nın sadece Türkiye değil, dünya ticaretinde de önemli bir yere sahip olması. Genç girişimcilere yol göstermek, toplumsal fayda sağlayacak projeler üretmek ve Malatya’yı ekonomik olarak yeniden ayağa kaldırmak, bu vizyonun yapı taşları.
Karademir’in şu sözleri, bu derneğin Malatya için ne anlama geldiğini özetliyor: “Biz bu şehirde kaldık, gitmedik. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Malatya için umut olmaya devam edeceğiz.”
UMUT VE ÇÖZÜMÜN ADRESİ
MAGİNDER, Malatya’nın yaralarını sarmakla kalmayıp, geleceğini inşa etmeyi hedefleyen bir hareket olarak dikkat çekiyor. Basın toplantısı, sadece bir açıklama değil, bir çağrıydı. Karademir ve ekibi, bu çağrının hayata geçmesi için maddi-manevi her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduklarını ortaya koyuyor.
Şimdi sıra, bu sese kulak vermekte… Malatya’nın çığlığını daha ne kadar duymazdan gelebiliriz?
REMZİ HAYTA YAZDI
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)