Köşe Yazısı

Kaplan Zayıf Rakibine Acımadı (Bülent Kaan Köse Yazdı)

Yeni Malatyaspor’umuz, geçen haftadan itibaren zorlu bir fikstür periyoduna girmişti. Takımın, Başakşehir maçında almış olduğu puan, birçok spor otoritesini mutlu etse de, ben maçı çok rahat kazanacağımızı gördüğümden kaçan fırsatlara..

Kaplan Zayıf Rakibine Acımadı (Bülent Kaan Köse Yazdı)

Yeni Malatyaspor’umuz, geçen haftadan itibaren zorlu bir fikstür periyoduna girmişti. Takımın, Başakşehir maçında almış olduğu puan, birçok spor otoritesini mutlu etse de, ben maçı çok rahat kazanacağımızı gördüğümden kaçan fırsatlara ahlar varlar içerisinde feryat etmiştim. Tempolu futbolumuz yavaş yavaş devreye giriyor. Hamza Hamzaoğlu’nun Gazi şehir maçı sonrası ‘’ oyunumuzu bulmamız için zaman gerek’’ açıklaması ilk etapta beni çok korkutmuş, bu durumdan ötürü son iki haftadır eleştiri oklarını kendisine yöneltmiştim. Yanlış anlaşılmasın, Malatya basını olarak, ortak gayemiz ‘’ Malatyaspor’un başarısı’’. Bizler, spor yorumcuları ve yazarlar olarak şehrimize, sevdamıza gönülden bağlı insanlarız. Bu maç için, teknik ekibin yapmış olduğu geniş analizin tutmuş olması beni çok sevindirdi. Fenerbahçe’nin zaaflarını, savunma yapısını, nasıl gol attığını, ne şekilde pozisyon üretemediğini çok iyi okuyan Hamza Hoca, büyük bir takdiri hak ediyor. Takım, müthiş bir performans sergiledi. Bu hafta yapacağım analizde takım adına daha derine ineceğim. Gelelim maça…

Başlama düdüğünden itibaren, takımımız sahaya geçen hafta ile hemen hemen aynı bir kadro ile çıkarken, tek fark önceki yazılarımda belirttiğim gibi ‘’Hamza Hoca taktiksel değişiklikler yapmayı seviyor, zaman içinde göreceğiz ve kazanan Malatyaspor’’ olacak şeklinde yaptığım tespitim tuttu. Diziliş olarak geçen hafta ile aynı görünebiliriz. Temel nokta ise, sahaya çıkan kaplanlarımızın görevlerini eksiksiz yerine getirmiş olmasıydı. Hücum varyasyonu konusunda ileri uçta ki oyuncularımızın hepsi zaman zaman kendi içinde yer değiştirdiğinden, Erol Bulut ve ekibi bizim ne yaptığımızı maç boyunca çözemedi. Maça önde başlayan ekibimiz, ilk çeyrekte topla daha fazla oynayan, sürekli ileriyi düşünen ama bir o kadar da kontrollü bir yapıda karşımıza çıkınca ‘’bu maçı alabiliriz ‘’ demekten kendimi alıkoyamadım. Maçtan önce Fenerbahçe’nin kadrosuna baktığımda stoper ikilisinin Tisserand – Sadık olduğunu görünce çok fazla pozisyon bulabileceğimizi tahmin ediyordum fakat, ilk yarıda ortaya koyduğumuz performansı, açık yüreklilik ile belirtmek isterim ki, ben de beklemiyordum. Sadık Çiftpınar, hızlı bir stoper fakat, arkaya çok fazla adam kaçırıyor. Bir haftadır Fenerbahçe’yi hocamız gibi analiz ettim. Fenerbahçe, takım olarak sezon başından beri duran top ve yan toplar ile etkili olan, attığı gollerin hemen hemen tamamını korner ve ölü toplardan bulan bir ekip. Akan oyunda farklı bir şey üretemiyorlar. Maç içinde hangi oyuncumuzun ‘’forvet ‘’ olduğunu anlayamadım çünkü üçüncü bölgede tamamen serbest oynadık. Uzun toplar ile Tetteh’in gücünden çok iyi faydalanan temsilcimiz, öne geçince, özgüvenini de tazeleyerek çok daha rahat bir oyun oynadı. Kompakt bir futbol ile Caner – Gökhan ikilisinin önünü kesen Malatyaspor’umuz, yarı boyunca sarı lacivetli ekibe ‘’organize atak’’ yüzü göstermedi. İlk yarıda dikkatimi çeken başka bir detay ise Acquah’ın orta sahada ‘’regista’’ rolünü çok iyi kavraması oldu. Takım her sıkıştığında ‘’Felipe Melo’’ edası ile öne çıkan yıldızımız takımı ikinci bölgede rahatlatarak, oyunun iki yönünde de kusursuz bir futbol ortaya koydu. Oyun disiplininden kopmayışımız, takımın maçı kopartacak golü erken bulmasına sebep oldu. Son haftalarda başta ben olmak üzere, Malatya medyasında ağır eleştirilere maruz kalan Umut – Kubilay ikilisi, bizi utandırdı. İki oyuncumuz da, herkese ‘’biz buradayız’’ mesajı verecek seviyede bir futbol ortaya koydu. Bununla beraber takımımızda en az kazanan oyuncu olan Youssouf Ndayishimiye, günden güne ilerliyor. Maçta gösterdiği müthiş performansı bir de gol ile süsledi.  Önü çok açık. Tecrübe kazandıkça daha da iyi olacak. Bu transfer için oyuncu izleme komitemizi ayrıca tebrik ediyorum. Maç sonunda yapmış olduğum araştırmalar neticesinde Avrupa’nın köklü kulüplerinden biri olan RSC Anderlecht’in teklif yaptığını okudum. Ortada böyle bir spekülasyon dolaşıyor. Yönetimden ricam, her ne teklif olursa olsun kabul edilmemesi. Önümüzdeki yıllarda, teklif edilen ücretin üç beş mislini kazanan taraf biz olacağız.

İkinci yarıya başlarken, Fenerbahçe’nin biraz daha hücum odaklı bir oyun oynayacağını düşünmüştüm. Bu sebepten ötürü, ileri uçta daha fazla pozisyon bulacağımızı ben hesap etti isem, Hamza hocamız da düşünmüştür. Tek beklediğim değişiklik Fofana’ydı. Maç boyunca bu hamleyi çok bekledim. Olmuş olsa, burada tarihi bir skoru konuşuyor olabilirdik. Önemli olan nokta üç puan değil, gol yemeden, oyun disiplininden kopmadan net bir skor ile kazanabilmiş olmak. Bu deplasman her şeyi değiştirecek, buna hep beraber şahit olacağız. Takım, sezon başından beri en iyi futbolunu oynadı. Öyle ki, bu futbol geliştirilir, kadroda olmayan isimler takıma monte edilirse, net bir şekilde söylüyorum zirveye oynarız. Lig uzun, şımarmadan devam etmek gerek. Malatyaspor, Fenerbahçe’yi yenmedi, Hamza Hamzaoğlu, Erol Bulut’u ezdi. Önümüzdeki hafta Kasımpaşa’yı geçerek seriye bağlayacağımızı hissediyorum. Bu galibiyet için, teknik ekip ve takımımızı tebrik ediyorum. Herkesin yüreğine, emeğine sağlık.

BÜLENT KAAN KÖSE

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL