“İnsana İyilik Yakışır da, Unutulmaz Teşekkür Etmek” - Malatya Flaş Haber
Köşe Yazısı

“İnsana İyilik Yakışır da, Unutulmaz Teşekkür Etmek”

“Bir teşekkür, bir Allah razı olsun… İnsanın gönlünden çıkan bu iki kelime, iyiliğin mayasıdır. Unutulduğu zaman insanlık da eksilir, hatırlandığında ise gönüller dirilir.”

“İnsana İyilik Yakışır da, Unutulmaz Teşekkür Etmek”

Bizim Anadolu’muzun hamurunda bir güzellik mayası var ki, tadına doyulmaz: teşekkür etmek ve Allah razı olsun demek. Her ne yapıyorsak, bir iyilik bir güzellik, insana değer veren bu sözlerle taçlanırdı eskiden. Amma velakin, öyle bir zamana geldik ki, bu güzel sözleri duymak da söylemek de unutuldu. İnsan insana iyilik yapar da, ardında bir teşekkür bekler mi? Belki beklemez ama gönül neylesin, bir teşekkür ya da Allah razı olsunla taçlanırsa, iyiliğin tadı tuzu tamam olur.

İYİLİĞİN RUHU: TEŞEKKÜR VE DUA

Anadolu’da bir söz var: “İyiliği suya at, balık bilmezse Halik bilir.” Ne kadar derin bir söz değil mi? İnsan iyiliği, karşılık beklemeden yapar. Ama bu, teşekkür etmeyi unutmayı haklı çıkarmaz. İyilik edenin gönlünde o teşekkürün veya duanın izi kalır. “Teşekkür ederim” demek, yapılan iyiliği küçültmez, bilakis büyütür, insanı daha da onurlandırır. Hani derler ya, “Minnettarlık insanın kalbinde büyüttüğü en güzel çiçektir.”

ZOR ZAMANLARDA DAHA DA ÖNEMLİ

Öyle bir devirdir ki bu, insanlar bir iyilik yapsa onu kimse görmez. Görse de söylemez, Oysa ki, Anadolu insanı iyilikten utanmaz, teşekkürden kaçmazdı. Köylerde imece usulü yapılırdı işler, biri tarla sürerdi, diğeri ev yapardı. Sonra oturulur, bir çay içilir ve teşekkürle kalkılırdı . Şimdi bakıyoruz da, komşu komşuyu tanımaz olmuş, teşekkür etmek bir yana, selam vermeyi bile unutmuş.

BİR SÖZ, BİN DUA

Bazen bir teşekkür, bin liralık bir hediyeden daha kıymetli gelir insana. Bir annenin evladına teşekkür ettiği o anı düşünün, ya da bir dostun, arkadaşına “Allah razı olsun” dediği ânı… İnsan ne yaparsa yapsın, bu iki kelimeyi duymadığında bir eksiklik hisseder. Atalarımız boşuna dememiş:

“TATLI DİL YILANI DELİĞİNDEN ÇIKARIR.”

Tatlı dilin bir diğer adı da teşekkür değil midir? Hani deriz ya, “Ağzımla isteyem, gönlümle duyam.” İşte o tatlı dil, gönülden gelen bir teşekkürle birleşti mi, karşısında ne durabilir?

Kıymetini Bilmek Lazım Bu sözleri unutmayanlar hâlâ var mı? Varsa kıymetini bilin, çünkü bu insanlar altın kadar değerli. Bir iyilik yaptığında karşılığını beklemeyen, ama teşekkür ya da dua ile gönlü hoş olan insanlar… İşte bu insanlar, Anadolu’nun özü. Anadolu’nun mayasıyla yoğrulmuş güzel yürekler.

ESKİLER DERDİ Kİ:

“İyilik eden iyilik bulur, kötülük eden kötülük.”

Bugün bu söz, unutulmaya yüz tutmuş gibi. Ama ne olursa olsun, iyilik edenin gönlündeki güzellikler, bir teşekkürle daha da yeşerir.

GÜZEL ÖRNEKLER HATIRLANMALI

Bir hikâye vardır; bir adam her gün camide temizlik yapar ama kimse görmez. Bir gün biri fark eder ve teşekkür eder. Adam der ki: “Beni gören Rabbim yetiyor, ama teşekkür eden sen gönlümü ayrı hoş ettin.” İşte, teşekkür böylesine derin bir iz bırakır insanda.

Unutmayalım, iyilik insanın aynasıdır, teşekkür ise bu aynayı parlatan ciladır. Bir teşekkür, bir Allah razı olsun demek, insana gönülden verilen en büyük hediyedir. O yüzden siz siz olun, kimseye teşekkür etmeyi ve dua etmeyi esirgemeyin. Anadolu’nun mayasında var bu; unutturmayalım! REMZİ HAYTA YAZDI

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL