Kişilerin normalde sahip oldukları başa çıkma mekanizmalarını kullanamadığı, ciddi düzeyde bir sıkıntı halinin ve psikolojik dengede aniden bozulmanın görüldüğü durumlar kriz olarak tanımlanabilir (Everly ve arkadaşları, 1999; Roberts, 2005). Bahsedilen..
Kişilerin normalde sahip oldukları başa çıkma mekanizmalarını kullanamadığı, ciddi düzeyde bir sıkıntı halinin ve psikolojik dengede aniden bozulmanın görüldüğü durumlar kriz olarak tanımlanabilir (Everly ve arkadaşları, 1999; Roberts, 2005). Bahsedilen kriz esnasında durumsal değişiklikler meydana gelebilir ve bu durumsal değişkenlerden kaynaklı olarak bireyler stres deneyimleyebilirler (Gunthert ve arkadaşları, 1999). 2019 yılının aralık ayında ilk olarak Çin’in Wuhan Bölgesi’nde ortaya çıkan koronavirüstürlerinden SARS-CoV-2 yani Covid-19 ile birlikte Dünya Sağlık Örgütü (WHO), pandemi ilan etmiştir. Bununla birlikte yaşanan karantina ve sosyal izolasyon süreci, insan psikolojisini yakından ilgilendirmekte ve etkilediğini düşündürmektedir. Salgının etkisiyle yaşanan pandemi kısıtlamaları sebebiyle toplumların normal bir yaşantıdan uzaklaşması, ekonomik problemler, sağlığa ilişkin kaygılar ve daha birçok etkenin toplumda psikolojik yaralar bırakması muhtemel gözükmektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020). Pandemi psikolojik problemleri olmayan kişilerde yeni psikolojik semptomları tetikleyebilir, önceden mevcut psikolojik problemleri olanların durumunu ağırlaştırabilir ve Covid-19’dan etkilenen bireylerin bakıcılarına sıkıntı verebilir. Maruz kalma durumundan bağımsız olarak, insanlar Covid-19 virüsünden hastalanma veya ölme, çaresizlik veya Covid-19 hastası olan diğer insanların zihinsel çöküşünü tetikleme korkusu ve endişesi yaşayabilir. Sevdiklerinin travmatik ve ani kaybından şikâyet edenler için salgın; öfke ve kızgınlıkla sonuçlanabilir. Çin’de ilk Covid-19 salgını sırasında yapılan ankette katılımcıların çoğunluğu orta ve şiddetli düzeyde depresyon ve anksiyete yaşadıklarını bildirmişlerdir (akt. Ho ve ark., 2020). Covid-19 pandemisi hakkında Çin’de yapılan bir başka çalışmada ise toplumda yüksek oranda genellenmiş kaygı bozukluğu ve uyku kalitesine ilişkin problemler görülmüştür. Problemler genellikle pandemiye çok fazla odaklanıp bu gündeme çok vaktini ayıranlarda daha fazla belirlenmiştir (Huang ve Zhao, 2020).
Covid-19 salgınıyla birlikte kişisel hijyen önlemleri alınmıştır. Televizyon kanallarında ve sosyal medyada sıklıkla ellerimizi nasıl yıkayacağımız, ağız-burun-göz gibi virüsle temas ettikten sonra insanları enfekte edebilecek bölgelere dokunulmaması gerektiği, maskeyi nasıl kullanacağımız, insanlarla iletişime geçerken mesafeyi nasıl koruyacağımız ile ilgili önlemler sürekli olarak verilmeye başlandı. Salgının başından itibaren kendisinin ve çevresinin sağlığından endişe duyan insanlar, belirtilen önlemlere uymaya başladılar. Ancak önlemlerin bu kadar vurgulanması, salgının hayatımızın merkezine yerleşmesi ve tamamen sosyal olarak izole bir yaşam biçimine geçiş yapmak insanların duygu durumlarını, kaygı seviyelerini ve buna bağlı olarak geliştirdikleri davranış kalıplarını etkileme konusunda büyük bir role sahipti. Bu dönemde yaşanan tüm sıkıntılar pandemiye bakış açımız, pandemi sırasında başımıza gelen travmatik olaylar, bizim bu olaylarla başa çıkma mekanizmalarımızın işlevselliği ve bunları ne derecede kullanabildiğimize göre şekillenebilir. Kimi insanlar, gerekli kurallara uyarak evlerinde geçirdikleri zamanı daha verimli hale getirmeye odaklanırken kimileri ise salgının yarattığı psikolojik sorunlardan fazlasıyla etkilenmiş, kendisinin ve sevdiklerinin hastalanmaması konusunda büyük endişeler duymaya başlamıştır. Hatta zamanını verimli geçirmeye çalışan kesimler de ilk başta işten ve okuldan arta kalan zamanlarında yapmak istediklerine odaklanırken zamanla umutsuzluğa ve çaresizliğe kapılmıştır. Zamanla toplumun büyük bir çoğunluğunda depresyon, anksiyete, temizlik obsesyonları (takıntı) görülmeye başlanmıştır. Yaşanan durumun zorluğu göz önünde bulundurulduğunda bunları deneyimlemek oldukça normal ve insanidir.
Covid-19 salgını toplumun tamamı üzerinde sosyal, psikolojik veya ekonomik birçok kayba neden olurken yaş grupları ve meslek grupları arasında da farklılıklar söz konusudur. Örneğin yetişkinlerde, çocuklarda ve sağlık çalışanlarında ayrı ayrı birçok etki bilhassa yıkım gözlemlenebilir hale gelmiştir. Covid-19 enfeksiyonu yaşayan ya da yaşadığından şüphe duyulan yetişkinler; korku, can sıkıntısı, yalnızlık, kaygı, uykusuzluk veya öfke gibi yoğun duygusal ve davranışsal tepkiler gösterdiklermeye başlamışlardır (Brooks ve ark., 2020; Ornell, Schuch, Sordi ve Kessler, 2020). Sıradan grip semptomları olan hastalarda bile Covid-19 ile benzerlik göstermesi sebebiyle stres ve korku oluşabilir bu da psikolojik sıkıntıları ortaya çıkarabilir (Park ve Park, 2020; Wang ve ark., 2020).
Yapılan diğer çalışmalarda koronavirüs sürecinin genel olarak bireylerin psikolojik semptomları üzerinde olumsuz bir etkisinin olduğu görülmüş ve psikolojik sağlamlık özelliğinin olumsuz etkiler üzerinde etkisi olduğu belirlenmiştir (Bilge, ve Bilge, 2021). Psikolojik sağlamlığı etkilediği doğuştan getirilen ve çevrenin etkisiyle şekillenen birçok faktör vardır. Ancak kontrol edemediğimiz ve baş etmekte zorlandığımız Covid-19 pandemisi gibi süreçlerde psikolojik destek almak, sürecin daha az zararla atlatılmasına ve gelecekte oluşabilecek problemlere karşı daha bilinçli ve dayanıklı hale gelmemize yardımcı olması açısından yararlı olacaktır.
Hiwell Nedir?
Hiwell, online bir platformda uzman klinik psikologlarla danışanları bir araya getirerek psikolojik danışmanlığı ulaşılabilir, uygun fiyatlı ve konforlu hale getirir. Hiwell, danışanların video görüşmeler ve mesajlarla uzman psikologlardan hizmet almasını sağlar. “Başlayın” diyerek sizin için özel tasarlanmış psikolojik danışmanlık sürecinize hemen başlayabilirsiniz.
Referanslar
Bekaroğlu, E. ve Yılmaz, T. (2020). COVID-19 ve psikolojik etkileri: Klinik psikoloji perspektifinden bir derleme. Nesne, 8(18), 573-584.
Brooks, S., Amlôt, R., Rubin, G. J. ve Greenberg, N. (2020). Psychologicalresilienceand post-traumaticgrowth in disaster-exposedorganisations: Overview of theliterature. BMJ MilitaryHealth, 166(1), 52-56.
EverlyJr GS, Mitchell JT. CriticallncidentStress Management (CISM): A neweraandstandard of care in crisisintervention. Ellicott City, MD, Chevron, 1999.
Gunthert KC, Cohen LH, Armeli S. The role of neuroticism in dailystressandcoping. Journal of PersonalityandSocialPsychology 1999; 77:1087–1100.
Ho, C. S., Chee, C. Y., andHo, R. C. (2020). MentalHealthStrategiesto Combat thePsychologicalImpact of COVID-19 Beyond ParanoiaandPanic. Academy of Medicine, 1-6.
Huang, Y. ve Zhao, N. (2020). Generalizedanxietydisorder, depressivesymptomsandsleepqualityduring COVID-19 epidemic in China: A web basedcrosssectionalstudy. PsychiatryResearch, 288, 112954.
Ornell, F., Schuch, J. B., Sordi, A. O. ve Kessler, F. H. P. (2020). “Pandemicfear” and COVID-19: mentalhealthburdenandstrategies. BrazilianJournal of Psychiatry, (AHEAD). doi:10.1590/1516-4446- 2020-0008.
Park, S. C. ve Park, Y. C. (2020). Mentalhealthcaremeasures in responsetothe 2019 novelcoronavirusoutbreak in Korea. PsychiatryInvestigation, 17(2), 85. doi: 10.30773/pi.2020.0058.
Roberts AR. Bridgingthepastandpresenttothefuture of crisisinterventionandcrisismanagement. In A. R. Roberts (Ed.), Crisisinterventionhandbook: Assessment, treatment, andresearch, New York, Oxford UniversityPress, 2005.
Wang, C., Pan, R., Wan, X., Tan, Y., Xu, L., Ho, C. S. ve Ho, R. C. (2020b ). Immediatepsychologicalresponsesandassociatedfactorsduringtheinitialstage of the 2019 coronavirusdisease (COVID-19) epidemicamongthe general population in China. International Journal Of EnvironmentalResearchAndPublicHealth, 17(5), 1729.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)