“29 Eylül Dünya Kalp Günü” Nedeniyle Hastanemiz Konferans Salonunda Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Abdulmecit Afşin Tarafından Eğitim Düzenlendi.
Dünya Kalp Federasyonu tarafından belirlenmiş olan bugünün her yıl kutlamanın amacı, tüm dünyada en çok ölüm nedeni olan kalp ve damar hastalıklarının (kardiyovasküler) önlenebilmesi için yaşam tarzı düzenlemeleri konusunda toplumu bilinçlendirmek ve farkındalığı arttırmaktır.
Kardiyoloji Uzmanımız ve Malatya Turgut Özal Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulmecit Afşin, “29 Eylül Dünya Kalp Günü” nedeniyle hastanemiz konferans salonunda sağlık çalışanlarımıza yönelik eğitim düzenledi.
“Ülkemizde ve tüm dünyada ölüm nedenleri arasında kardiyovasküler hastalıklar ilk sırada yer almaktadır ve bu sıralama değişmemektedir. Dünya sağlık örgütüne göre her yıl yaklaşık 18 milyon insan kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle vefat etmektedir. kardiyovasküler hastalıkları önlemek veya geciktirmek için kalp dostu beslenme, düzenli egzersiz yapmak ve zararlı alışkanlıklardan uzak durmak ile mümkündür.“
Doç. Dr. Abdulmecit Afşin: Hipertansiyon, diyabet, kolesterol yüksekliği ve obezite kardiyovasküler hastalık riskini arttırdığı için; kan basıncı, kan şekeri, kolesterol değerleri ve vücut kitle indeksinin mutlaka ölçtürülmesi gerekmektedir.
Dr. Afşin, özellikle günümüzde tüketimi hızlı bir şekilde artan hazır gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirtti. “Bu hazır gıdaların içeriğinde yeterli miktarda lif, vitamin ve mineral bulunmamaktadır. Çok sayıda endüstriyel katkı madde içeren genellikle yağ, şeker ve nişasta ağırlıklı olan gıdalardır. Kalp damar hastalıklarından korunmak için Akdeniz Tipi Diyet dediğimiz zeytinyağı, sebze, meyve, balık ve çiğ kuruyemiş gibi besinlerin kalp sağlığına olumlu etkilerini gösteren birçok çalışma vardır. Bu diyet ülkemiz insanı içinde en yararlı beslenme tarzıdır. Ayrıca, tam tahıllı ürünler (buğday ve pirinç) ile baklagiller (mercimek, fasulye, bakla, bezelye, nohut, soya fasulyesi) bol lifli ve besleyici madde bakımından zengin olduğu için tüketilmesi gerekmektedir. Özelikle buğday ürünleri tüketilirken genetiği değişmemiş lif ve vitamin oranı yüksek tam buğdaydan yapılmış gıdalar tüketilmelidir. Kırmızı et, vitamin ve esansiyel aminoasitler açısından önemli bir besin kaynağı olduğu için diyet programında kırmızı ete de (tercihen otlayan hayvan etine) yer verilmelidir. Ayrıca sofralarda az yağlı süt ve süt ürünleri ile köy yumurtası yer almalıdır. Günlük tuz miktarının da 5 gr (1 çay kaşığı) kadar olması gerekmektedir.”
Zararlı alışkanlıklar konusuna da değinen Dr. Afşin şunları söyledi. “Artık herkes sigaranın kalp ve damar hastalıklarına neden olduğunu bilmektedir. Sigaranın kesinlikle içilmemelidir. Alkol tüketiminin kalp ritim bozukluğuna neden olduğu ve kalp yetmezliğini olan hastalarda kalp fonksiyonlarını daha da bozduğuna ilişkin bilimsel veriler gittikçe artmaktadır. Uyuşturucu kullanımı kalp ve damar sağlığına ciddi bir şekilde zarar vermektedir.”
Son olarak kalp damar hastalıklarından korunmada temel şart doğal gıdalar (katkı maddesi içermeyen, genetiği değişmemiş, işlenmemiş) ile beslenmek, zararlı alışkanlardan uzak durmak ve düzenli yürüyüş yapmak olduğunu belirten Doç. Dr. Abdulmecit Afşin, 29 Eylül Dünya Kalp Günü’nün toplumsal farkındalığın arttırmasını noktasındaki önemini de vurguladı.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)